PAPA-RUS PATRİK GÖRÜŞTÜ: İŞLER İYİ GİTMİYOR…
Katolik-Ortodoks dini liderlerin görüşmesi, Ukrayna Savaşı’nın Hıristiyan coğrafyaya getirdiği ağır yükün işareti oldu. Katolik Polonya+Ortodoks Ukrayna ittifakı Rus Ortodoks Kilisesi’ni köşeye sıkıştırmış görünüyor…
Papa Francis ve Rus Ortodoks Patriği Kirill, Ukrayna’daki savaş hakkında görüştü. Görüşme, savaş başladığından beri iki ruhani lider arasında bilinen ilk temas oldu.
Rus Ortodoks Patrikliği’nden yapılan açıklamaya göre, Rus Ortodoks Kilisesi Patriği Kirill ve Papa Francis bugün video konferans yoluyla gerçekleştirdikleri görüşmede, Ukrayna’daki savaş hakkında fikir alışverişinde bulundu.
Moskova Patrikhanesi yaptığı açıklamada, ikilinin “devam eden krizin insani boyutları” ve barış görüşmelerini sürdürmenin önemi hakkında konuştuğunu söyledi.
Rus tarafı ayrıca, ikilinin “Rus Ortodoks ve Roma Katolik kiliselerinin savaşın yaratacağı sonuçlara ilişkin ne gibi adımlar atabileceğini” ele aldıklarını belirtti.
Vatikan da, Papa’nın Kirill’e “Savaşın bedelini ödeyenler halk, Rus askerleri ve bombalanan ve ölen insanlardır” dediğini bildirdi.
Rusya Cumhurbaşkanı Vladimir Putin’in yakın bir müttefiki olan 75 yaşındaki Kirill, yakın geçmişte Moskova’nın Ukrayna’daki eylemlerini savunan açıklamalar yaptı.
Kirill savaşı, özellikle eşcinselliğin kabulü konusunda, çökmekte olduğunu düşündüğü Batı’ya karşı bir siper olarak görüyor.
Papa Francis, bugün erken saatlerde yaptığı genel kabulde, insanlıktan geriye kalanların her şeye “ertesi gün” yeniden başlamak zorunda kalacağı bir nükleer savaş tehlikesi konusunda uyarısında bulundu.
Francis ayrıca, Tanrı’dan Ukrayna’daki saldırganları durdurmasını dilediğini söyledi.
Her iki tarafın açıklamasında da görüşmeye Rus Ortodoks Kilisesi’nin dışişleri ofisinden Metropolitan Başpiskopos Hilaron ve Vatikan Hristiyan Birliği Konseyi Başkanı Kardinal Kurt Koch’un da katıldığı belirtildi.
Vatikan’ın iki numaralı ismi olan Dışişleri Bakanı Kardinal Pietro Parolin, Ukrayna ve Rusya’nın Vatikan büyükelçilerinin katıldığı Aziz Petrus Bazilikası’nda Ukrayna’da barış için ayin düzenledi.
FENER PATRİKHANESİ KARARIYLA BAŞLAYAN SÜREÇ
Fener Rum Patriği Bartholomeos, Aralık 2018’de Ukrayna Ortodoks Kilisesi’ne “otosefallik” (bağımsızlık) kazandıran “tomos” adlı kararnameyi imzalayarak, Devlet Başkanı Petro Poroşenko’nun katıldığı törenle yeni birleşik kilisenin lideri Mitropolit Epifaniy’e vermişti.
Böylece, Aralık ayında Rusya Ortodoks Kilisesi’nden ayrılarak kurulmasına karar verilen Ukrayna Ortodoks Kilisesi resmen kuruldu.
Fener Rum Patrikhanesi, 11 Ekim’de Ukrayna Ortodoks Kilisesi’nin Moskova’daki Rus Ortodoks Kilisesi’nden ayrılma yolundaki talebinin kabulüne karar vermişti.
Ukrayna’da üç Ortodoks kilisesi bulunuyordu. Daha önce bunlardan yalnızca biri, Moskova Patrikhanesi’ne bağlı olan Ukrayna Ortodoks Kilisesi dünyadaki diğer Ortodoks kiliseleri tarafından tanınıyordu. Kiev Patrikhanesi Ukrayna Ortodoks Kilisesi ve Otosefal Ukrayna Ortodoks Kilisesi, Rusya tarafından “bölücü gruplar” olarak tanımlanıyor.
Ukrayna’da Ortodoks dünyasının tanımadığı kiliseler, bu senenin nisan ayında Fener Rum Patrikhanesi’ne başvurarak, otosefallik (özerklik) talep etti. Ukrayna Parlamentosu da bu talebin arkasında durdu.
Bunun üzerine Moskova ise adeta küplere bindi. Ukrayna’daki tek meşru kilise olarak Moskova’ya bağlı Ukrayna Ortodoks Kilisesi’ni gören Rusya Ortodoks Kilisesi, Kiev’in bağımsız kilise talebinin kabul edilmesi üzerine Fener Rum Patrikhanesi ile tüm ilişkilerini kesme kararı aldı.
Fener Rum Patrikhanesi, bugünkü Ukrayna topraklarının ruhani yönetim hakkının 17’inci yüzyılda geçici olarak Rusya Ortodoks Kilisesi’ne verildiğini, Moskova’nın daha sonra yasa dışı şekilde bu toprakları ilhak ettiğini savunuyor.
Bu açıklama, Ukrayna’da Moskova Patrikhanesi’ne bağlı olan kilisenin de Fener Rum Patrikhanesi için meşruluğunu tartışmalı hale getirdi.
Moskova ve Fener Rum Patrikhanesi arasındaki bir diğer anlaşmazlık ise, kiliselere otosefallik verilmesi konusu.
Ortodoks dünyasında “eşitler arası birinci” (primus inter pares) kabul edilen Fener Rum Patrikhanesi, kiliselere bağımsızlık tanıma hakkını yalnızca kendisinde görüyor.
Moskova ise, Fener Rum Patrikhanesi’nin yetkilerini aştığını, otosefallik kararının kiliselerin kendi içinde alınması gerektiğini savunuyor.
KATOLİK POLONYA’NIN ARTAN ETKİNLİĞİ…
Rus Ortodoks Kilisesi, bir yanda Fener Patrikhanesi’nin aldığı kararlar ile tarihinde ilk kez Doğu Kiliseleri düzeninde ciddi bir kayıpla karşılaşırken, diğer yanda, dünya, Ortodoks Ukrayna ile Katolik Polonya’nın ittifakını yaşamaya başladı.
Polonya, tarihinde, hem de Soğuk Savaş yıllarında vatandaşı 2.John Paul’ü Papalık makamına taşıyacak kadar koyu bir Katolik ülke olarak tanınıyor…
Polonyalılar ise, BATI SLAV HALKI olarak tanımlanıyor.
Ukrayna’dak igelişmelerin iki Slav halk arasında savaşa, farklı kiliselere sahip iki Slav halk arasında da ittifaka yönelince, Patrik Kirill’in Papa’dan savaşa dönük bir talep geliştirmesine yol açtığı belirtiliyor.
Papalık, Polonya siyaseti üzerinde etkin kimliğe sahip bulunuyor.
