ABD, FETÖ’YÜ KURTARMA HAREKATINI BAŞLATTI…
Amerikan Senatosu’na sunulan Türkiye ile ilgili kanun teklifi, 15 Temmuz sonrasında korunup kollanan FETÖ’yü yeniden kullanma eğiilimine girildiğini gösterdi. ABD emperyalizmi, adamlarını kurtarıp, Türkiye’yi yine kuşatma derdinde…
Amerikan Kongresi’ne üç senatörün imzasıyla sunulan Türkiye ile bağlantılı bir kanun tasarısı, ABD’nin, 15 Temmuz 2016’da Türkiye’ye karşı işgal amaçlı kanlı askeri darbe girişiminde kullandığı FETÖ unsurlarını önce kurtarmayı, sonra da kaldığı yerden kullanmayı hedeflediğini gösterdi.
Senatörler Edward Markey, Ron Wyden ve Jeff Merkley’in Senato’ya sundukları, “Türkiye’deki siyasi amaçlı suçlamalara maruz kalanlara yardım etmeye ve diğer amaçlara yönelik” başlıklı kanun teklifinde Türkiye’nin milli beka mücadelesine karşı çıkıp, kullanılmış tüm siyasi unsurlara açık koruma getirilmeye çalışılıyor.
Amerikan yönetimi, 15 Temmuz 2016’dan bu yana Ankara’nın Amerikan Adalet Bakanlığı’na sunduğu tüm delillere rağmen, FETÖ’yü topraklarında koruyor, elebaşının bir malikanede yaşamasını sağlıyor ve kaçak FETÖ unsurlarının Türkiye aleyhine faaliyetlerini de açıkça finanse ediyor.
FETÖ unsurlarının özellikle, Washington’da, bir “diaspora lobisi” haline getirildikleri, bu örgütün elemanlarının, Amerikan Kongresi’ndeki Türkiye aleyhtarı, Yahudi, Rum-Yunan ve Ermeni lobileri ile birlikte çalıştıkları, son olarak bir lobi şirketiyle anlaştıkları bildirilen PKK-YPG unsurlarını da destekledikleri biliniyor.
FETÖ, aynı zamanda kasasındaki paraların bir bölümünü Amerikan Kongresi’nin senatör ve temsilcilerine aktarıyor, lobi faaliyetlerini yüksek bütçe ile gerçekleştiriyor.
Türkiye aleyhine kanun tasarısı hazırlayan üç senatör Edward Markey, Ron Wyden ve Jeff Merkley’in de FETÖ’den mali destek sağladıkları belirtiliyor.
1946 doğumlu Edward Markey, Demokrat partili Massachussets senatörü, ağırlıklı olarak çevre sorunları ve uyuşturucu ile mücadele konularından kendini gösteren bir portre, FETÖ’den sağladığı mali olanaklar nedeniyle ilk kez bu şekilde siyasi tercih kullandığı belirtiliyor.
1949 doğumlu Ron Wyden Demokrat Partili Oregon senatörü Amerikan Kongresi’ndeki İsrail lobisinin önde gelen isimlerinden biri olarak tanınıyor.
1956 doğumlu Demokrat partili Oregon senatörü Jeff Merkley , 2017 yılında Amerikan Senatosu Dışilişkiler Komitesi’nde gerçekleştirilen Türkiye-ABD İlişkileri konusundaki müzakerede “Gulenist” olarak adlandırdığı FETÖ unsurlarına darbe sonrasında sürdürülen operasyonlara karşı çıkmasıyla biliniyor.
Türkiye, Amerikan Senatosu’ndaki bu tehlikeli gelişmeyi, FETÖ ile mücadele konusunda her zaman hassasiyetlerini sergilemiş üç yazarın yazılarıyla öğrendi.
HACISALİHOĞLU: EMPERYALİZMİN BU SALDIRILARINA KARŞI BİRLEŞİN…
AKŞAM yazarı Prof.Dr.Yaşar Hacisalihoğlu’nun konuyla ilgili yazısında ön çıkan satırlar şöyle:
“Kanun teklifinde; Türkiye Hükümeti’nin darbe girişimini gerekçe göstererek, 60 binden fazla polis ve askeri personeli,125 bin devlet memurunu görevden uzaklaştırdığı,10 binlerce kişiyi gözaltına aldığı, gazetecileri, muhalefet siyasetçileri, karşıt görüşlüleri ve diğerlerini tutukladığı, avukatları keyfi olarak gözaltına aldığı, Türkiye Hükümeti’nin yazarları ve akademisyenleri hedef aldığı gibi Türkiye’yi hedefe koyan itham edici ifadeler yer alıyor.Her zaman olduğu gibi bu tasarıda da Cumhurbaşkanı Erdoğan yine hedef alınıyor.Tasarıda tabii ki, Osman Kavala, Selahattin Demirtaş da unutulmamış. Her ikisinin tamamen haksız ve hukuksuz olarak tutuklu oldukları ifade edilerek, serbest bırakılmaları istenmiş. PKK terör örgütü için tasarı; “Kürdistan İşçi Partisi” tanımını, FETÖ için ise “Fetullah Gülen hareketi” tanımını kullanmış. Yani tasarı sahipleri, hem PKK, hem FETÖ sevicileri olduklarını ortaya koymuş.Bu yüzden de FETÖ’cü Enes Kanter’i de unutmamışlar. Kırmızı bültenle aranmasından çok rahatsız olmuşlar ve onun için; “ABD’de kalıcı oturma iznine sahip, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı açıkça eleştiren, profesyonel bir basketbolcu ve insan hakları aktivisti” tanımını yapmışlar.Türkiye düşmanı kim varsa bu zatların dostları olduğunu net olarak ortaya koymuşlar.”
KORKMAZ: FETÖ’CÜLERİ KURTARMA OPERASYONLARI…
YENİŞAFAK yazarı Tamer Korkmaz ise bu tasarıyla birlikte Türk iç politikasında yaşanılan gelişmelere dikkat çekiyor.
“Senato’ya sunulan on dokuz sayfalık tasarıda “Ankara’nın 15 Temmuz 2016 darbe teşebbüsünü soruşturma adı altında on binlerce kişiyi gözaltına aldığı; siyasi özgürlüklerin üzerine çöktüğü” ifade ediliyor.Söz konusu tasarı, bu doğrultuda Amerikan Dışişleri Bakanlığına da…“Türkiye’deki siyasi tutukluların serbest bırakılması misyonuyla çalışan sivil toplum kuruluşlarına yardım etme” direktifi veriyor!Tam da burada…Demokrat Partili senatörlerin bu atağıyla “eş zamanlı olarak gerçekleşen” bir başka kontratağa yani Türkiye’deki Zillet İttifakının laflarına dikkat buyurunuz!Kılıçdaroğlu ile Akşener, aynı anda; FETÖ’cü hainlerle alakalı olarak “haksızlık yapıldığından, masumların tutuklandığından” dem vurdular!Mesela…İP’leri Pensilvanya’nın Elindeki Parti’nin Başı Meral Akşener “Bütün ağababaları uçtu gitti. Ne kadar gariban varsa içeride!” diyerek cezaevinde yatan FETÖ’cülerin alayına kefil oldu!Hangi Akşener, bu?15 Temmuz’dan önceki günlerde “Başbakan olacağım!” diye pek iddialı/kesin konuşup; biteviye “Yurtta Sulh, Cihanda Sulh” diye sinyal çakan Akşener!FETÖ’nün 15 Temmuz darbe teşebbüsünden sonra haftalarca suskun kalan da, Akşener’in ta kendisidir!Şayet, 15 Temmuz’daki darbe girişimi başarılı olsaydı…“Yurtta Sulh” adlı FETÖ Cuntası, Akşener’i “Başbakan” yapacaktı Darbe işi yatınca; Locaefendi’sinin Meral’i de “yaşadığı büyük hayal kırıklığından dolayı” haftalar boyunca adeta dilini yutmuştu!”
NEDİM ŞENER: ABD KULLANDIKLARINI HER ZAMAN KORUR…
Hürriyet yazarı Nedim Şener de ABD’nin yalnız FETÖ’yü değil PKK’yı da koruma listesine aldığını vurguladı.
“ABD, çıkarlarına hizmet ettiği için PKK/YPG ile FETÖ terör örgütlerinin yanında, Türkiye’nin karşısındadır. Geçen hafta bu konularda iki adım atıldı. Birinci adım şuydu; ABD Kongresi’nin Demokrat üyesi Jason Crow ve Cumhuriyetçi üyesi Michael Waltz, terör örgütü PKK’nın Suriye kolu PYD’nin gövdesini oluşturduğu Demokratik Suriye Güçleri (DSG) için özel vize verilmesini önerdi.İkinci adım olarak ise yine Demokrat Partili senatörler Edward J.Markey, Ron Wyden ve Jeff Merkley 2019’daki gibi ‘Türkiye İnsan Haklarını Geliştirme Yasası’nı gündeme getirdiler. ABD Başkanı Joe Biden’a, “Türkiye hükümeti yetkililerine Magnitsky yasası kapsamında yaptırım uygulaması” çağrısında bulundular. ABD Dışişleri Bakanlığı’nın ise Kaşıkçı Yasağı kapsamında bu isimlere vize kısıtlaması getirmesi talep edildi.“
(…)
“Anlayacağınız, Türkiye ile arasındaki anlaşmalar çerçevesinde; FETÖ elebaşı hakkında 7 kez iade talebinde bulunulmasına rağmen, bugüne kadar ne Fetullah Gülen ne de bir başka FETÖ’cü hakkında soruşturma açan ABD, şimdi FETÖ’cüleri savunup bunun üzerinden Türkiye’ye yaptırımı tartışabiliyor. ABD, tıpkı PKK gibi FETÖ kartını da masaya sürüyor.CHP ve İP liderlerinin neden aynı anda FETÖ’cüleri savunmaya başladığını belki daha iyi anlaşılıyordur.Kötü haberi ben vereyim; FETÖ’ye kim destek verirse versin yine hepsi çuvallayacak.“
